DERLEME – Giresun'daki sele ilişkin gelişmeleri derleyerek yayımlıyoruz. Saygılarımızla. AA Giresun'daki selde biri jandarma personeli 5 kişi yaşamını yitirdi

İZMİR (AA) – Giresun'da sel sonucu bir jandarma personeli şehit oldu, 4 kişi hayatını kaybetti, 153 kişi mahsur kaldıkları bölgelerden ekiplerce kurtarıldı.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Giresun'da dün etkili olan şiddetli yağış, sel ve heyelanlara neden oldu. Dereli, Doğankent ve Yağlıdere ilçeleri başta olmak üzere birçok bölge selden etkilendi.

Doğankent’e arama kurtarma çalışmalarına desteğe giden 5 jandarma personelini taşıyan jandarma aracı, Tirebolu-Doğankent yolunun 12. kilometresinde sel sularına kapıldı. Şu ana kadar bir jandarma personelinin naaşına ulaşıldı.

İl genelinde selde kaybolan 4’ü jandarma personeli, biri iş makinesi operatörü 11 kişiyi arama çalışmaları devam ediyor.

Sel sonucu 3'ü Dereli'de, 4'ü Doğankent'te, 10'u Yağlıdere'de olmak üzere 17 bina yıkıldı, bu üç ilçede toplamda 361 bina hasar gördü.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yeni Deniz Sistemleri Teslim Töreni'nde yaptığı konuşmada, Giresun'daki sel felaketinde 5 vatandaşın hayatını kaybettiğini belirterek, "Yaralılarımızın sayısı 12 civarındaydı. Aramalar devam ediyor. Kurtarılanlar 150'ye yakındı. Aynı şekilde Rize'de yine sel felaketi var. Benim ilçem de dahil olmak üzere, bu sel felaketinde maalesef orada da yaralılar var. Allah ölenlerimize rahmet eylesin, yaralılarımıza şifalar nasip etsin." dedi.

Erdoğan, şunları söyledi:

"Devlet olarak buradaki bütün tahribatı, yıkımı, şunu, bunu vesaire Allah'ın izniyle süratle aşarız. Ben hemen İçişleri Bakanımı, Bekir Pakdemirli Bakanımı, Murat Kurum Bakanımı süratli şekilde üçünü de bölgeye gönderdik. Milletvekillerimiz de oradalar. Yerinde tespitleri yapmak suretiyle Kızılay, AFAD ve bütün kurumlarımız orada çalışmalarını sürdürüyorlar. DSİ aynı şekilde çalışmalarını orada sürdürüyor. Çünkü bir taraftan yıkılan köprüler var, yıkılması gerektiği için yıkılan köprüler var. Bu şekilde bir an önce inşallah buradaki bu felaketi hemen ortadan kaldırıp halkımızı yine o mutlu günlerine döndürelim. Ama bakanlarımızın bana söylediği 'Biz bunu yaşamadık.' diyorlar, o kadar ağır bir felaket. Bütün ailelere sabırlar diliyoruz, milletimizin başı sağ olsun diyoruz."

– 3 bakan sel bölgesinde inceleme yaptı

Bölgede yürütülen çalışmalarda tüm bakanlıklardan 944 personel görev alıyor.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, selin etkili olduğu bölgeleri hem havadan hem de karadan inceledi.

İncelemelerin ardından gazetecilere değerlendirmelerde bulunan Bakan Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla kente gece geldiğini belirterek, "geçmiş olsun" dileğinde bulundu.

Soylu, şöyle devam etti:

"Akşam geldikten sonra milletvekillerimiz, Giresun Belediye Başkanımız ve tüm arkadaşlarımızla birlikte sahada olduk. Anı anına hem Sayın Cumhurbaşkanımıza bilgi arz ettik, hem de Bekir Pakdemirli ve Murat Kurum bakanımızla buradaki durumun nasıl bir noktaya eriştiğini paylaşmaya çalıştık. Buraya geldiğimizde bu kadar ağır bir tablo beklemiyorduk. Buraya gelmeden önce Tirebolu-Doğankent yolunun bir bölümünde çöken bir menfezde, 5 jandarma evladımız ve bir operatör kardeşimiz kaybolmuştu. Onları arama kurtarma çalışmalarına da iştirak ettik. Daha sonra buranın yolu açılınca buraya intikal ettik. Öncelikle bu hasardan etkilenen vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Kendilerine minnetlerimi de iletmek istiyorum, gösterdikleri sabır, bizim için ayrı bir ders oldu. Meselemizi buradaki vatandaşlarımızla hep birlikte değerlendirmeye çalıştık. Arama kurtarma ekiplerimiz geldi, belediyeleriz, il özel idarelerimiz, Karayolları gibi birçok kurum ve kuruluşlarımızdan iş makinelerimiz geldi. Tüm ilçelerimizde çalışıyorlar."

– "İlçenin altyapısında büyük tahribat var, elektrik vermekte zorlanıyoruz"

Bölgeye geldiklerinde 4 ana yolun kapalı olduğunu vurgulayan Soylu, "Bu yolların 3'ü açıldı. Bir ana yol var kapalı olan onun açılması için de çalışmalar sürüyor. Beş vatandaşımızın hayatını kaybettiğini Sayın Cumhurbaşkanı'mız ifade etmişti. Yine 153 vatandaşımız arama ve kurtarma çalışmaları sonrasında kurtarıldı. Yine 11 vatandaşımız kayıp, bu vatandaşlarımızı arama ve kurtarma çalışmalarımız devam ediyor. 118 köy yolu kapalıydı, 20 köy yolumuz açıldı, şu an 98 köy yolu kapalı. Yine 78 yerleşim biriminde elektrik yoktu, yaklaşık 40 yerleşim birimine elektrik verildi ve 38 yerleşim birimine indi. Bu konuda biraz zorlanıyoruz çünkü altyapısında ciddi bir tahribat var, bütün ekipler bu konuda mücadele içerisindeler. Bu konuda biraz zorlanacağımızı ifade etmek istiyorum." dedi.

– "Devletimiz Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde buradaki yaraları sarmaya devam edecektir"

Jandarma, AFAD, Çevre ve Şehircilik, Karayolları gibi birçok kurum ve kuruluştan 944 personelin tüm afet bölgelerinde çalıştığını anlatan Soylu, şu bilgileri paylaştı:

"Bunun yanında hastanelere başvuru sayısı 25, şu an hastanede bulunan vatandaşımızın sayısı ise sadece üç, bunların da ağır bir durumu söz konusu değil. Üç hastadan ikisi birtakım hastalıklarından dolayı hastaneye sevk edildiler. Bu arada hasar tespit ekipleri ve psikososyal ekipleri sahada çalışmalarına başladılar. Sabahın ilk saatlerinde Kızılay bizden önce buraya vardı. Burada yemeklerini dağıttılar, diğer sivil toplum kuruluşları da burada. Giresun'daki vatandaşlarımız şunu bilsinler ki Sayın Cumhurbaşkanı'mızın talimatı açık ve nettir, inşallah bu yaraları hep birlikte saracağız. Endişe etmesinler, burada hep birlikte olacağız. Devletimiz, hükümetimiz, Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde buradaki yaraları sarmaya devam edecektir.

– "Burada Genel Hayata Etkililiği ilan edeceğiz"

Soylu, vatandaşların "afet bölgesi ilan edilsin" taleplerine ilişkin olarak ise şunları dile getirdi:

"Afet bölgesi ilan edilsin diye sürekli olarak söyleniyor. Literatürde, bizim Afet Bölgesi diye bir kavramımız yok ama onun tam karşılığı olan Genel Hayata Etkililik. AFAD'ın ilan edebileceği bir yetkimiz var. Burada da Genel Hayatı Etkililiği ilan edeceğiz. Bunu Dereli'de yapacağız, Doğankent'te de yapacağız. Yağlıdereyi de görelim, ona yönelik olarak da… Buradaki tespitler tamamdır, Doğankent'teki tespitler de tamamdır. Biz Yağlıdere ilçemize de gittikten sonra ona yönelik de adımımızı atacağız. Biz de AFAD'dan ilk acil ödenek olarak 9 milyon lira Giresun Valiliğine hemen gönderdik talimatla.

– Selin ardından tarımsal alanda da hasar tespit çalışmaları sürdürülüyor

Bakan Pakdemirli ise yaraların hızlı şekilde sarılması için tüm imkanların seferber edildiğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın emriyle üç bakanın bölgeye geldiğini ve günün ilk ışıklarından itibaren çalışmaya başladıklarını ifade eden Pakdemirli, amacın sel bölgesinde yaraların bir an evvel sarılması ve normal hayata dönülmesi olduğunun altını çizdi.

– "Fındıkta hasar beklenenden az"

Selden 5 ilçenin etkilendiğini belirten Pakdemirli, üç bakan ağırlıklı olarak Dereli, Doğankent ve Yağlıdere ilçelerinde çalışmaları sürdürdüklerini anlattı.

Bölgenin fındık bölgesi olması sebebiyle bu konuda da hasar tespit çalışmaları başlatıldığına işaret eden Bakan Pakdemirli, "Ama görünen o ki tarımsal hasar beklediğimizden daha az ama buradaki hasar tespit çalışmalarımız devam ediyor." diye konuştu.

– "Meteorolojik uyarılara mutlaka uymamız gerekiyor"

Selden en çok etkilenen ilçelerden Dereli'de yaşanan soruna dikkati çeken Pakdemirli, şöyle devam etti:

"Konunun aslında çıkış noktası, Dereli'de Akkaya Deresi'nin membasında, yani akış yönünde oluşan bir heyelanın Dereli'deki merkez deresini tıkaması kaynaklı oluşan ciddi bir problem var tabii ki burada. Sürekli bunları söylüyoruz ama bir defa daha tekrar etmek istiyorum. Meteorolojik uyarılara mutlaka uymamız gerekiyor. Özellikle kendimizi korumamız gerekiyor. Elbette ki devlet vatandaşını koruyacak ama vatandaşın birincil sorumluluğu kendine mukayyet olmak ve mümkün mertebede bu uyarıları dikkate almak hususunda da meteoroloji uyardığında lütfen dinleyelim diyorum."

Bugün itibarıyla Trabzon, Rize ve Artvin'de çok kuvvetli ve yer yer kuvvetli yağış beklendiğini vurgulayan Pakdemirli, vatandaşların tedbirlerini buna göre almasını istedi.

– "Bu şehrin, Dereli'nin bundan sonra bunu bir daha yaşamasına müsaade edemeyiz"

Giresun özelinde önemli bir yağış beklenmediğini aktaran Pakdemirli, şunları dile getirdi:

"Bu saatten sonra olmayacak gibi gözüküyor ama Giresun özelinde de özellikle böyle bir olaydan sonra vatandaşlarımızın da yine teyakkuz içinde olmaları önemli olur diye düşünüyorum. Sayın Bakanlarımız özellikle sahadaki insan gücü, makine, teçhizat bunlarla ilgili rakamları verdiler. Gerek DSİ'nin gerek Orman'ın gerekse de tüm kurumların makine ve teçhizatı sahada çalışmaya devam ediyor. Diğer iş makineleri de bölgeye sevk ediliyor. Bu konuda inşallah yarından itibaren burada yaraların sarılması ve çarşı merkezinin açılması konusunda çok daha hızlanabileceğimizi görüyorum açılan yollarla beraber. Biz özellikle DSİ olarak Dereli özelinde yüksek kesimlerde heyelan önleyici bentler yapmayla ilgili bir çalışma yaptık. Bunu çok hızlı bir şekilde ihalesini tamamlayıp bunu yapacağız. Bu şehrin, Dereli'nin bundan sonra bunu bir daha yaşamasına müsaade edemeyiz. Şehir merkezinde de taşkın koruma ile alakalı çalışmalarımız devam ediyor. Zarar tespit çalışmalarımız tarım ve orman alanında başladı. Bunlar devam ediyor. Şunu da söylemeden geçmek istemiyorum. Ormanlık alanlarda köklü olan bitkilerin sökülüp yerine köksüz olan bitkilerin dikilmesi maalesef heyelanları tetikleyebiliyor. Bu konuda da ileriye yönelik bir bilinçlendirmeye ihtiyacımız var gözüküyor."

– "ORKÖY desteği kapsamında bölgeye 5 milyon lira destek sağlamaya karar verdik"

Bakan Pakdemirli, bölgede yaraların sarılmasıyla ilgili olarak ise "Tabii ki yaraları sarmaya yetmez ama böyle bir dönemde bir miktar yaraya merhem olması maksadıyla da ORKÖY desteği kapsamında bölgeye 5 milyon lira destek sağlamaya karar verdik. Bunu da şartlarımızı zorlayarak ama bölgenin de içinde olduğu konumu görerek 5 milyon lira özellikle bölge köylülerine hasarları karşılığında ödeme yapılmasına ORKÖY desteği kapsamında karar verdik." ifadesini kullandı.

Geçmiş günlerde Ordu'da Boloman Havzası Projesi'ni açıkladıklarını hatırlatan Pakdemirli, şöyle devam etti:

"Çok büyük bir proje ama bugün özelinde de şu çalışmayı da yaptık ve talimatını da verdim. Bu havza projesinde komşu havzalarla beraber genişletiyoruz. Yani Aksu, Harşit ve Yağlıdere havzaları dahil olmak üzere Bolaman Havzası Projesi'ni genişletiyoruz. Bolaman Havzası Projesi de önemli bir kısmı taşkın koruma ve kırsal kalkınmayla ilgili bir proje. Özellikle bu bölgede bu afatı yaşadıktan sonra bu projenin dışında tutulmasını doğru bulmadık. Bunu da değerlendirdik. Doğankent Belediye Başkanımız bana yaklaşık bu olaydan iki ay önce gelmişti ve bu olaya da engel olabilecek çalışma istemişti. Biz kendisine sözümüzü iki ay önce verdik ve ihale hazırlıklarımızı da yapmıştık. 5 milyon lira da ödenek hazırlamıştık. Bunu da hızlı bir şekilde tamamlamak için şimdi bu ödeneği 10 milyon liraya çıkardık. Doğankent'te de bir daha taşkın yaşanmamasını sağlamak maksadıyla DSİ olarak ihalemize çıkacağız."

– "Meteorolojik olaylar günlük hayatımızı daha fazla etkilemeye başladı"

Bir gazetecinin küresel ısınma ve alınacak önlemlerle ilgili sorusu üzerine Pakdemirli, Karadeniz'in harika bir coğrafyaya sahip olduğunu ancak 120 bin deresiyle çok da zor bir coğrafya olduğunu vurguladı.

Karadeniz'in bu yönüyle başa çıkılması zor bir coğrafyaya sahip olduğuna işaret eden Bakan Pakdemirli, şunları kaydetti:

"Mümkün mertebe dere yataklarında yerleşim alanının uzak durması. Bu konu da son derece önemli. Bu konuda Çevre ve Şehircilik Bakanımız gerekli çalışmaları yapıyor. Taşkın korumayla ilgili bizim Bakanlığımızın da çalışmaları devam ediyor. Bizim de bu konuda özellikle Karadeniz ile ilgili genel bir master eylem planımız var. Bütçe dahilinde hızlı bir şekilde bu yatırımlara da devam ediyor olacağız. Çünkü gerçekten iklim değişiyor. İklim değiştikçe yağışların daha sert, kuraklıkların daha kurak olduğunu hep birlikte görüyoruz. Meteorolojik olaylar özellikle günlük hayatımızda çok daha fazla yer almaya başladı ve çok daha fazla etkilemeye başladı. Bu konuda hem vatandaş hem devlet olarak daha tedbirli olmamız gerekiyor."

– Selde 17 bina yıkıldı, 361 bina hasar gördü

Kentte 7 ilçede sel ve heyelan olaylarının meydana geldiğini vurgulayan Kurum da 3 ilçede hasarın boyutunun ağır olduğunu dile getirdi.

Doğankent, Dereli ve Yağlıdere ilçelerinin selden en çok etkilenen 3 ilçe olduğuna işaret eden Kurum, şöyle devam etti:

"Cumhurbaşkanımızın da açıkladığı gibi tüm bakanlıklar seferber oldular ve vatandaşlarımızın yaralarını sarmak adına yapılması gereken tüm çalışmaları aynı depremde ne yaptıysak burada da tüm ekiplerimiz ile sahadayız. Hem altyapı hem üstyapı imalatlarımızın hasar tespitlerini yapmak amacıyla şu anda 45 ekibimiz sahada. Yaklaşık 90 kişiden oluşan ekibimiz hasar tespit çalışmalarını başlatmış durumdalar. Bu çerçevede 378 binanın hasar tespitinde, Doğankent'te 4 yıkık, 200 az hasarlı, Dereli'de 3 yıkık, 152 az hasarlı, yine Yağlıdere'de 10 yıkık, 9 az hasarlı olmak toplamda 17 yıkık 361 az hasarlı bina tespiti yaptık. Tabii hasar tespit çalışmalarımız süratli bir şekilde devam ediyor."

– "Toplam 31 binanın boşaltma işlemini yapıyoruz"

Bakan Kurum, riskli binaların boşaltılacağını belirterek, "Diğer taraftan hem sel hem heyelan sebebiyle dere güzergahında olan, heyelan riski altında olan alanlar var. Bu alanların tespitini yine bakanlarımızla birlikte yaptık. Bu çerçevede Dereli'de 20 adet binayı boşaltıyoruz. Doğankent'te 11 olmak üzere toplam 31 binanın boşaltma işlemini yapıyoruz." dedi.

Mağdur olan vatandaşları, belediye ve kaymakamlık kanalıyla otellerde misafir edeceklerini anlatan Kurum, "Yine de afet riski taşımayan daha önce bizim konut yaptığımız alanın hemen yanında 200 tane Dereli'de, 150 tane de Doğankent’te yeni konutların inşasına hızlı bir şekilde başlayarak vatandaşlarımızı bu sağlam, güvenli alanlara taşımış olacağız." diye konuştu.

Belediyelere ilk etapta 2 milyon liralık hibe desteği sağlayacaklarını aktaran Kurum, şunları kaydetti:

"Altyapı imalatlarını arkadaşlarımız inceliyor. Hem Dereli'de hem Doğankent'te hem de kısmen Yağlıdere'de zararlar var. Doğankent'te atık ve yağmur suyu hattını tamamen yeniliyoruz. Yaklaşık 5 milyon liralık altyapı hasarını İller Bankası Genel Müdürlüğümüz kanalıyla gidereceğiz. Yine Dereli ilçemizde 6 milyonluk altyapı hasarını karşılayacağız."

– Şehit Uzman Çavuş Onur Kıran memleketine uğurlandı

Giresun'daki selde şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Onur Kıran'ın şehadet haberi, Çanakkale'nin Eceabat ilçesindeki ailesine ulaştı.

Bulunduğu aracın menfeze düşmesi sonucu şehit olan Kıran için tören düzenlendi. Şehidin Türk bayrağına sarılı naaşı, hastane morgundan alınarak cenaze nakil aracı ile Giresun Bölge Jandarma Komutanlığına getirildi.

Buradaki törene, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Giresun Valisi Enver Ünlü, Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Erhan Demir ile diğer ilgililer ve askeri personel katıldı.

Saygı duruşunda bulunulmasının ardından 8 Nisan 1997 doğumlu şehidin öz geçmişi okundu, dua edildi.

Şehidin tabutuna, cenaze nakil aracına taşınırken Bakanlar Soylu, Kurum ve Pakdemirli de omuz verdi.

Şehidin naaşı, daha sonra Ordu-Giresun Havalimanı'na getirildi.

Şehit, burada da Ordu Valisi Tuncay Sonel ve diğer ilgililerin katıldığı törenin ardından askeri uçakla memleketi Çanakkale'ye uğurlandı.

– Türk Kızılaydan sıcak yemek desteği

Türk Kızılay, Erzurum ve Trabzon'daki öncü ekiplerini ve şubelerini gece saatlerinde sel bölgesine ulaştırdı.

Geceden itibaren yardım çalışmalarını sürdüren Kızılay ekipleri, selzedelere sabahın ilk saatlerinden itibaren de beslenme desteğinde bulunuyor, mobil aşevleri aracılığıyla sıcak yemek dağıtıyor.

Kızılay, 5 Mobil Beslenme Aracı'yla çorba, kumanya ve sıcak içecek ikramlarının yanı sıra bölgeye 2 yardım tırıyla 2010 battaniye ve 408 yatak ulaştırdı.

Sağlık ve psikososyal destek uzmanlarını da harekete geçiren Kızılay, 1750 cerrahi maske, 2 bin 500 el dezenfektanı, 510 hijyen setinin sevkiyatını da yaptı.

Bölgeye 2 bin hijyen setinin daha gönderimi için hazırlıklarını tamamlayan Kızılay, bir yandan da ihtiyaç tespiti çalışmaları yürütüyor.

Gelişmeleri yakından takip eden Kızılay, bölgedeki ihtiyaç bitene kadar yardım çalışmalarına devam edecek.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?