Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: İsrail bir terör devletidir

Çok değil daha bir asır önce Çanakkale'de bunun yaşandığını, milletçe vatanın lime lime edilmeye çalışılmasının çok acı bir şekilde görüldüğünü dile getiren Erdoğan, merhum Mehmet Akif Ersoy'un mısralarında anlattığı vahşet tablosunu asla unutmadıklarını ve hiçbir zaman da unutmayacaklarını vurguladı. Ersoy'un "Çanakkale Şehitlerine" şiirinden "Eski Dünya, yeni dünya, bütün akvam-ı beşer/Kaynıyor kum gibi, mahşer mi, hakikat mahşer/Yedi iklimi cihanın duruyor karşında/Avustralya'yla beraber bakıyorsun: Kanada/Çehreler başka, lisanlar, deriler rengarenk/Sade bir hadise var ortada: Vahşetler denk." dizelerini okuyan Erdoğan, "Allah göstermesin, zayıf düşersek, bu barbarlığın çok daha kanlı, çok daha kalleş bir şekilde tekerrür etmesine mani olamayız." dedi. Erdoğan, vatanın bekası, milletin istiklal ve istikbali için fedakarca çalışan, güvenlik güçleri başta olmak üzere herkese Allah'tan muvaffakiyetler diledi ve partisinin önceki TBMM Grup Toplantısı'ndan bugüne kadar gerçekleştirdikleri çalışmalara ilişkin bir video izletti. Erdoğan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, birlikte basın toplantısı düzenlediği iki bakanıyla bile aynı istikamette yürümediğini söyledi. Bütün meselenin, dünyada haklının yanında yer alacakların duruşu olduğunu ifade eden Erdoğan, "Bu konuda maalesef beklenen gelişmeler oluyor mu? Hayır, hala olmuyor. Amerika başta olmak üzere Batı, hep birlikte hala maalesef ters yüz olarak bu duruma bakıyor. Fransa önce farklı açıklamalar yapıyor daha sonra bakıyorsunuz geri vitese takıyor. Dürüst ol. Bir gün öyle bir gün böyle yapma. Aynen şu anda Filistin'dekilerin durumu gibi. Biz istiyoruz ki dimdik, dosdoğru ama hiçbir zaman kalkıp da akşam başka sabah başka olmayın. Türkiye gibi olun." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sınırların güvenliği, terörle mücadele, insanların huzuru, ekonomideki sıkıntıların çözümü, 6 Şubat depremleriyle yıkılan şehirlerin inşasının, gündemlerinin değişmez ve en öncelikli başlıkları olduğunu; bunlara ilave olarak Gazze'ye yönelik İsrail vahşetinin de 7 Ekim'den beri gündemlerinin en üst sırasında yer aldığını dile getirdi. Amerika'nın ve Batılı ülkelerin sınırsız desteğini alan İsrail hükümetinin, katliamlarına tam 40 gündür aralıksız bir şekilde devam ettiğini hatırlatan Erdoğan, okulları, camileri, kiliseleri, hastaneleri, pazar yerlerini, binaları, sokakları kasıtlı olarak hedef alan İsrail'in, bir şehri içindeki insanlarıyla topyekun yok etme stratejisi uyguladığına dikkati çekti. İsrail'in, evlerini terk etmeye zorladığı sivilleri yolda kasıtlı olarak bombalayan bir canilikle, kelimenin tam anlamıyla bir devlet terörü sergilediğini vurgulayan Erdoğan, "Ben şu anda gönlüm ferah, açık olarak diyorum ki İsrail bir terör devletidir. Hamas'ı terör örgütü olarak ifade ediyorsun. Hamas, Filistin'de seçimlere girip seçim kazanan bir siyasi parti. Seçimi kazandıktan sonra da hakkını, haklarını elinden aldınız. İsrail, Amerika birlikte aldılar. Bu gerçekleri görelim. Ama hala benim ülkemde bile Hamas'ın bir siyasi parti olduğunu bilmeyen, anlamayanlar var." diye konuştu. "Artık ecelin geliyor"
Bugüne kadar İsrail tarafından katledilen 12 bine yakın Gazzelinin üçte ikisini çocuklar ve kadınların oluşturduğunu; İsrail yönetiminin, Gazzeli çocuklara, kadınlara ve sivillere karşı insanlık tarihinin en kalleş saldırılarını düzenlediğini dile getiren Erdoğan, "Gazze'de 40 gündür şahit olduklarımızı anlatmak için savaş dahil tüm kavramlar yetersiz kalmaktadır. Çünkü savaşın da bir ahlakı vardır; adabı, hukuku ve sınırı vardır." ifadelerini kullandı. Savaş hukukunun ilk kuralının çocuklara, kadınlara, yaşlılara ve hastalara dokunmamak olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Kuvözdeki, kundaktaki bebekleri katledenler, evlerinden kovdukları masumların tepesine bomba yağdıranlar, insanların suyunu, gıdasını, yakıtını keserek ölüme mahkum edenler, 2 milyonu aşkın sivili atom bombasıyla yok etmekten bahsedenler… Buradan Netanyahu'ya sesleniyorum; Sende atom bombası var mı yok mu? Sıkıysa açıkla ama açıklayamaz. Ey İsrail sende atom bombası, nükleer bomba var ve bununla tehdit ediyorsun. Bunları biz biliyoruz. Artık ecelin geliyor. İstediğin kadar nükleer bombaya sahip ol, neye sahip olursan ol ama gidicisin. Ahlak, vicdan, onur namına ne varsa hepsini kaybedenler insan değil ancak belhüm adal olabilir." değerlendirmesinde bulundu.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?