AK Parti Sözcüsü Çelik, MKYK toplantısının ardından değerlendirmelerde bulundu: (2)

ANKARA (AA) – AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, ABD Başkan Adayı Joe Biden'ın sözlerine ilişkin "Kim PKK/PYD'ye destek veriyorsa kim PKK/PYD'ye silah gönderiyorsa Kürt çocukları için sadece cenaze, ölüm istiyordur." dedi.

Çelik, AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısı sonrası, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

Türkiye'de "dış müdahale" meselesinin çok konuşulduğunu belirten Çelik, dünyanın çeşitli yerlerindeki müdahalelerin, ortaya konulan yaklaşımların, birileri tarafından zaman zaman Türkiye için de gündeme getirildiğini ifade etti.

ABD'deki belli odakların 28 Şubat dönemiyle ilgili planlamalarının olduğunun belgelerle ortaya çıktığını belirten Çelik, "Bunlar ne derse desin bunun adı darbeciliktir. Bu darbecilik peşinde koşanların da yaptıkları her zaman ellerinde kalır. Şunu unutmasınlar ki Türkiye ne bir sömürge ülkesidir ne de herhangi bir devlettir." diye konuştu.

Çelik, Türk milletinin demokrasiye olan bağlılığını büyük bedeller ödeyerek gösterdiğini vurgulayarak, "Bünyemizi, demokrasimizi sağlam tutacağız ve bu şekilde yolumuza devam edeceğiz." dedi.

CHP'nin zaman zaman yaptığı eleştirileri hatırlatan Çelik, şunları kaydetti:

"Darbe ile ilgili bir söz, Türkiye'nin seçilmiş Cumhurbaşkanını hedef alan bir söz ortaya çıktığı zaman şunun bilinmesi gerekir, Türkiye'nin seçilmiş yönetimini ve Cumhurbaşkanını hedef alan, 'biz onu darbe, dış müdahale yoluyla götüreceğiz' diyen her söz, milletimizin iradesine karşı husumet besleyen bir tavırdır. Dolayısıyla buna, demokrasiye inanan, demokrat olan herkesin en güçlü tavrı vermesi gerekir. Bu tavır ortaya konulurken cümleye bir 'ama' eklendiğinde o cümlenin tamamı boşa çıkar. 7 ay önce yapılmış röportajdan bahsederek, 'buna niye şimdi cevap veriliyor' gibisinden birtakım yaklaşımlar ortaya konuluyor. Esas sorulması gereken soru şudur, bu röportaj çıktıktan sonra, 'ben muhalefetle işbirliği yapacağım' dediği halde niçin sizin bazı aktörleriniz, 'Erdoğan seçimle ya da başka şekilde gidecek' diyerek birtakım cümleler kurdular?"

– "Gerçekten utanç verici"

Bir yabancı devlet başkanının sözüyle hiçbir partiyi ilzam eden bir yaklaşım içerisine girmeyeceğini dile getiren Çelik, siyasi partilerin buna kendilerinin cevap vermesi gerektiğini vurguladı.

"Cevap vermeme anlamına gelen cevap verenler oldu. 'Bunu kınıyoruz' gibi bir cümle söyledikten sonra 'ama' diyerek, 'Bu açıklamalar Erdoğan'ın işine yarıyor, Erdoğan'a yeniden destek verilmiş oluyor' gibisinden bir yaklaşım ortaya konuldu." diyen Çelik, şunları kaydetti:

"(Ama) diyerekten bu cümleleri kurduktan sonra sizin darbe karşıtlığınıza kimse inanmaz. Türk siyasi hayatına geçmiş ahlak ve siyasi değerden yoksun bazı sözler vardır. Bunların az olması hepimiz için iyidir ama zihniyet meselesiyle ilgili bir şey bu. Bugün CHP Sözcüsü çıkmış 'Türkiye'nin Cumhurbaşkanını, milletin oylarıyla seçilmiş meşru Cumhurbaşkanını 'Amerikan seçimlerinde meze olmakla' suçluyor. Ben, Türk siyasi hayatımda şimdiye kadar bunun kadar kurulmuş ahlaksız bir cümle, bunun kadar kendi benliğinden boşalmış, kendisine bu kadar yabancı bir cümle duymadım. ABD'de Biden'ın ve Trump'ın cümlelerini esas alarak kendi Cumhurbaşkanını eleştiriyor. Burada, kendi Cumhurbaşkanına milletin iradesiyle seçildiği için milletin iradesine, demokrasiye saygı duyduğu için sahip çıkması gerekirken, Biden'ın ve Trump'ın Cumhurbaşkanımız üzerinden Amerikan seçimleriyle ilgili yaptığı tartışmayı gündeme alıp, kendi Cumhurbaşkanını eleştiriyor. Bu kadar yabancılaşmış, bu kadar benliğinden kopmuş, bu derece siyasi değerlerden boşalmış bir zihniyet çok az görülür. Gerçekten utanç vericidir."

– "Buna karşı kınama yaptınız mı"

Halbuki söylenmesi gerekenin "Türkiye'yi kimin yöneteceğine milletimiz karar verir, bunun dışındaki her müdahaleyi kınıyoruz ve lanetliyoruz." olması gerektiğini söyleyen Çelik, bunun, Biden'ın sözlerine karşı demokrasiye bağlılığın gösterilmesi için söylenmesi gerektiğini ifade etti.

Çelik, demokrasiye sahip çıkmanın "ama"sının olmadığını, öncesine ve sonrasına bir cümlenin konulamayacağını vurgulayarak, "Erdoğan'ın işine yarar, bu kadar zaman sonra niye yapıldı, Cumhurbaşkanı niye ABD'deki siyasi tartışmalarda şu şekilde niteleniyor?" gibi bir yaklaşımın, Türkiye'ye dışarının gözüyle bakmak olduğunu kaydetti. Çelik, şöyle konuştu:

"Dünyanın çeşitli yerlerinde bu yaklaşımlar ortaya konulurken, siz 'Erdoğan'ı seçimle ya da başka yolla değiştireceğiz' diyerek, Biden'ın zihniyetinin bir benzerini yansıtan bir cümleyi kuran yetkililerinize karşı ne yaptınız? Buna karşı bir kınama yaptınız mı? Herkes önce kendi evinin önünü süpürecek. Sürekli olarak bir demokratik tavır koymak gerektiğinde 'ama'lı cümle kuranlar, altına şerh düşenler öncelikle kendi evinin önünü süpürecek. Sizin partinizden çıkmış, daha önce de oldu, daha önce de örneklerini verdik burada. 'Bunlara karşı bir şey yapıyor musunuz?' dedik. En son örnekleri buydu, 'Erdoğan'ı seçim ya da başka yolla götüreceğiz.' 'Şu şekilde bir tavır ortaya koyacağız', bunu değerlendirmeniz gerekmiyor mu?"

– "Dış müdahale siyasetine karşı durmalılar"

Biden'ın sözlerinde Kürt vatandaşlara dönük büyük bir saldırının da olduğuna dikkati çeken Çelik, bu saldırı ve hakareti topyekün reddettiklerinin altını çizdi. Çelik, şunları kaydetti:

"Burada kendince aslında PKK/PYD'yi kastederek bütün Kürt vatandaşlarımızı ve bölgedeki Kürtleri kendisinin elemanı ya da kendi siyasetinin bir uzantısı gibi göstermek şeklinde hiçbir siyasi ahlakla bağdaşmayacak bir yaklaşım var. Geçmişte bunu birtakım gruplar üzerinde yapmış olabilirler. Terör örgütleri üzerinden de yapmaya devam ediyorlar ama ne ülkemizdeki tek bir Kürt vatandaşımız ne bölgedeki tek bir Kürt çocuğu bu emperyalist siyasetin lejyoneri olmaya asla ve asla iyi gözle bakmaz. Bu emperyalist siyasetin, Kürt çocuklarını kendi lejyoneri yapması siyasetini herkes lanetler. Bu oyun çok uzun zaman oynandı. Kendi çocuklarını, kendi çıkarları için savaşa göndermeyenler, bu bölgedeki çocukları, Orta Doğu'nun çocuklarını kendi çıkarları için çeşitli savaşlara sürdüler ve onları yok ettiler, imha ettiler, o çocukların geleceğini kararttılar. Şimdi bunu terör örgütleri üzerinden yapıyorlar. Kim PKK/PYD'ye destek veriyorsa kim PKK/PYD'ye silah gönderiyorsa Kürt çocukları için sadece cenaze, ölüm istiyordur."

Çelik, Kürt çocuklarının yaşamasını, iyi hayat sürmesini, iyi eğitim sahibi olmasını, demokratik ve onurlu bir ülkenin eşit yurttaşları olmasını isteyenlerin, bu dış müdahale siyasetlerine topyekün karşı durması gerektiğini söyledi.

– "CHP'nin arkasında olmadığı darbe girişimi var mı"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan bahsedenlerin Türkiye'nin milli menfaatlerini hedef aldığını ifade eden Çelik, "Bu, kuşkusuz Sayın Cumhurbaşkanımız için bir gurur kaynağıdır. Çünkü Cumhurbaşkanımızı hedef alanların Türkiye'nin milli menfaatlerini hedef aldığı çok net bir biçimde gözükmektedir." dedi. Çelik, şöyle konuştu:

"(Erdoğan giderse Doğu Akdeniz'de, Libya'da istediğimiz hedeflere ulaşırız, Suriye'de istediğimiz gibi terör devleti kurarız) mantığıdır bu. Buna sessiz kalanlar utansın. Buna net bir cevap vermek gerekirken hala 'Bu iş Erdoğan'ın işine yarar' diyerekten birtakım cümleler kuranlar utansınlar. Bir de şöyle cümleler kuruluyor, 'Biz, geçmişimizde emperyalizme karşı mücadele verdik, Türkiye'nin bağımsızlığı için mücadele verdik.' Kurtuluş Savaşımızın Gazi Başkomutanı, devletimizin kurucusu, ilk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün liderliğinde verilmiş mücadele milletimizin topyekün mücadelesidir. Bir siyasi partinin özel mülkü değildir. Bir kere bu mantıktan vazgeçmeleri lazım. İkincisi, Atatürk sonrasında ortaya koydukları siyasetin tamamı ne tam bağımsızlıktı ne de benzeri ilkeleri taşıyordu. Tam tersine nerede bir vesayet varsa, milletin iradesini çalacak bir yargı vesayeti, askeri vesayet, bir darbe girişimi varsa her zaman arkasında oldular. Şu soruyu sormak gerekir, siyasi tarihimize baktığımızda CHP'nin arkasında olmadığı bir darbe girişimi var mıdır? CHP'nin desteklemediği bir darbe girişimi var mıdır? Şimdi diyorlar ki 'Biz, darbelerden mağdur olduk' ama her seferinde darbeler karşısında sessiz kalarak ya örtülü bir mesaj verdiniz ya da darbelere götürecek yargı vesayeti ve askeri vesayet gibi yolları sürekli olarak ortaya koydunuz."

Çelik, demokrasiyi "ama"sız, şerh düşmeden savunan, darbeye karşı "ama"sız bir tutum geliştiren partilere saygı duyduklarını, bunun Türk siyaseti için bir kazanım olduğunu söyledi.

(Sürecek)

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?