“Adil yeni bir dünyanın kurulması gerekiyor”

İSTANBUL (AA) – 27. Uluslararası Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi'nin sonuç deklarasyonunda, Müslümanların tevhid ve adalet merkezli dünya görüşlerine göre sosyal hayatta kuvvetli olan değil, haklı olanın güçlü olmasını esas alan dünya görüşüne göre “adil yeni bir dünya ” kurulması gerektiği vurgulandı.

Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (ESAM) tarafından “Değişim ve Dönüşümleriyle Yeni Dönem ve İslam Birliği ” temasıyla düzenlenen 27. Uluslararası Müslüman Topluluklar Birliği Kongresi'nin sonuç deklarasyonu yayımlandı.

Deklarasyonda, güçlü olmayı haklı olmanın nedeni kabul eden kuvvet merkezli mevcut küresel düzenin sorun çözme kapasitesini kaybettiği ve sorunun bizzat kendisi olduğu kaydedilerek, “Yeni dönemde tercihini hak ve adaletten yana kullanan herkes, bilgisini ve imkanlarını
birleştirerek yeni bir dünyanın inşasına katkıda bulunmaya davet edildi. ” denildi.

Baskıcı ve adil olmayan yöneticiler sebebiyle
Müslümanlar arasında çıkan ihtilaf ve tefrikaların durdurulması yönünde tespitte bulunulan deklarasyonda, şu değerlendirmelere yer verildi:

“Müslüman ülkeler İslami ilkelere göre yeni bir siyasi yapı geliştirirken, geçmişte olduğu gibi Müslüman alimlerin dört delile göre karşılaşılan sorunlara ilmi çözümler üretmesi
gerekmektedir. Bu sayede Müslümanların erdemli bir toplum oluşturmaları kolaylaşacak,
ülkelerinin siyasi kurumları, Batı kalıplarına göre değil, milli değerlerine göre şekillenecektir. Müslümanlar, kendi
inançları ve dünya görüşleri etrafında toplanarak hak ve adalet merkezli yeni bir dünya kurma girişimini başlatarak izzete ulaşabilirler.

Ülkelerimizde ve dünyada barış; öncelikle Müslümanların birliği ile sağlanmalıdır. Kendi
inancımız ve değer ölçülerimiz etrafında ittifak ederek yeniden kardeş olma bilinci ile kardeş
Müslüman ülkeler arasında hakemlik ve arabuluculuk yapacak küresel bir çatı
oluşturulmalıdır.

Müslüman coğrafyada yaşanan insani krizlerde, ulusal
ve uluslararası kurum ve kuruluşların yardımlarını ve insan gücünü ihtiyaca göre doğru bir
şekilde yönlendirmek, etkin bir kayıt ve takip sistemi oluşturmak için Uluslararası İnsani
Yardım Koordinasyon Ofisi'nin kurulması gerekmektedir.

Küresel şirketlerin devlet politikalarını belirlediği bu dönemde
kalkınma için yerli hükümet programları uygulanmalıdır. Ekonomik tam bağımsızlık için adil gelir dağılımını sağlayacak ve işsizlik problemini çözecek
adımlar atılmalıdır.

Bütün Müslüman unsurların altında kendilerine yer bulduğu küresel bir çatıya ihtiyaç vardır.
Bu çatı bütün beşeriyet için barış ve adaleti sağlayacak bir teminat olacaktır. Müslümanların tevhid ve adalet merkezli dünya görüşlerine göre sosyal hayatta kuvvetli olan değil, haklı
olanın güçlü olmasını esas alan dünya görüşüne göre 'adil yeni bir dünya'nın kurulması
gerekiyor. Bu amaçla kurulan Gelişmekte Olan Sekiz Ülke (D-8) Teşkilatı, yeryüzünde
sömürüyü, adaletsizliği, eşitsizliği ve baskıyı kaldırmak için küresel bir barış ve dayanışma
teşkilatı olarak güçlendirilmelidir. “

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?