6. Avrasya Uluslararası Yükseköğretim Zirvesi başladı

İSTANBUL (AA) – Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, salgının eğitimi doğrudan etkilediğini belirterek, "Bu alanda zorlu bir süreç yaşanıyor ve dünyada eğitim de farklı bir yöne doğru evriliyor. Bu değişime ayak uydurmak ve geleceğin eğitim modelleri üzerinde her zamankinden daha fazla çalışmak önemli." dedi.

Avrasya Üniversiteler Birliği (EURAS) tarafından "Mesafeleri Kaldırıyoruz" sloganıyla çevrim içi düzenlenen 6. Avrasya Uluslararası Yükseköğretim Zirvesi (EURIE-Online Summit 2021) başladı.

DEİK Başkanı Olpak, zirvede yaptığı konuşmada, salgının eğitimi doğrudan etkilediğini belirterek, "Bu alanda zorlu bir süreç yaşanıyor ve dünyada eğitim de farklı bir yöne doğru evriliyor. Bu değişime ayak uydurmak ve geleceğin eğitim modelleri üzerinde her zamankinden daha fazla çalışmak önemli." dedi.

Salgınla birlikte yaşanan değişime dikkati çeken Olpak, şunları kaydetti:

"Kovid-19'la birlikte hayatlarımızda değişen bazı kavramlarla devam etmek isterim. Sağlık boyutundan söz etmeyeceğim ama iş hayatımıza getirdiği yenilikler ya da riskler konusu bence her toplantıda dile getirilmesi gereken kavramlar. İlk değişim ki hayatımızı da kolaylaştırıyor, dijital teknolojileri ve yapay zekayı düşündüğümüzden daha hızlı bir şekilde kullanmaya başlamamız oldu. Hayatımıza yansımalarının nasıl olacağını iyi değerlendirmeli. Gerekli adımları zamanında ve doğru atabilmeliyiz. Aksi halde rakiplerimizle aramızdaki açığın artması riskiyle karşı karşıya kalacağız."

– "Kovid-19, bize tek bir kaynağa bağlı olmanın risklerini de öğretti"

Nail Olpak, globalleşmenin yerini korumacılığa ya da yerelleşmeye bırakıp bırakmayacağının konuşulması gereken konulardan olduğunu belirterek, "Galiba Kovid-19 süreci bize glokalleşmeyi, yani globalleşme ve yerelleşmenin bir karışımı seçeneğini biraz da alternatifsiz olarak getirdi." dedi.

Kovid-19'la yaşanan sürecin kaynak çeşitliliğinin önemini daha net bir şekilde ortaya koyduğunu ifade eden Olpak, "Elbette hepimiz kaynak çeşitliğine inanırız. Ancak Kovid-19'la birlikte hayatımızda kaynak çeşitliliğinin önemini daha net bir şekilde gördük. Çünkü rekabetçilikte ölçek ekonomisi büyük olan yerlerle çalışmanın getirdiği maliyet ve tedarik garantisini genel olarak bir öne geçme olarak kullanırdık. Ancak Kovid-19, bize tek bir kaynağa bağlı olmanın risklerini de öğretti, kaynak çeşitliliğinin gerekliliğini bir kez daha hayatımızın merkezine koydu." ifadelerini kullandı.

– "Ar-Ge ve yenilik boyutlarındaki ilişki tek yönlü değil, mutlaka çift yönlü olmalı"

Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal da güçlüklerin fırsatlar oluşturduğuna işaret ederek, geliştirme ve birlikte başarmanın önemini vurguladı. Mandal, bundan sonraki süreçlerde Ar-Ge ve yenilik boyutlarındaki ilişkinin tek yönlü değil, mutlaka çift yönlü olması gerektiğini söyledi.

Karşılaşılan zorlukların çözümü noktasında sadece teknolojik yaklaşımın yeterli olmayacağını belirten Mandal, iş birliğinden daha çok birlikte iş yapmaya doğru dönüşümün gerçekleşmesi ve bunun da bir kültür olması gerektiğini aktardı.

Mandal, birlikte geliştirme yaklaşımının söz konusu dönemde yoğun şekilde kullanıldığını ifade ederek, şunları kaydetti:

"Birlikte geliştirme yaklaşımının en yoğun kullanıldığı bu dönemde, biz de ülkemizde Kovid-19 Türkiye Platformu kapsamında aşı ve ilaç geliştirme çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Şu anda Kovid-19 Türkiye Platformu'nda 17 tane proje, tek bir çatı altında birlikte geliştirme yaklaşımıyla destekleniyor. Aynı altyapı, aynı tedarik zincirinden faydalanılıyor, aynı insan kaynaklarından hizmet alınıyor. Bu şekilde 49 kuruluşumuzdan 436 araştırmacımız bu projelerde yer alıyor. Bunlardan 7 tanesi de aşı projesi ve şu an bunlardan 3'ü Sağlık Bakanlığımızdan onay almak için bekliyor."

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?