“24 Nisan Ermenilerin büyük yalanıdır”

IĞDIR (AA) – HÜSEYİN YILDIZ – Uluslararası Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMDER) Genel Başkanı Göksel Gülbey, “24 Nisan Ermenilerin büyük yalanıdır. Ermeniler, 24 Nisan’da ne sürgün oldular ne de katliama uğradılar. Bu tarihte bir tanesinin burnu dahi kanamadı.” dedi.

Gülbey, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ermenilerin ve destekçi ülkelerin “24 Nisan yalanı” ile dünyayı aldatarak, Türkleri köşeye sıkıştırmaya çalıştıklarını söyledi.

Osmanlı’nın ve Türkiye’nin hiçbir zaman Ermenilere soykırım uygulamadığını belirten Göksel Gülbey, “Ermeni çeteleri, 1915 yılının Haziran ayında sürgün edilmiştir. Bu sürgünde de bütün Ermeniler sürgün olmamış, bu tür olaylara karışan, silahlı Ermeni çeteleri içerisinde bulunup sivil halkı, Osmanlı’nın Müslüman halkını katleden faşist düşünceli Ermeniler sürgün edilmiştir.” diye konuştu.

Gülbey, batılı ülkelerin Ermeni çetelerini kullanarak Osmanlı’ya zarar vermeyi amaçladığını ifade ederek, bugün sözde Ermeni soykırımına destek veren ülkelerin geçmişten günümüze kadar Türklere düşmanlık ettiğini vurguladı.

Osmanlı Devleti içinde isyan çıkaran ve ülkenin birliğini bozmaya çalışan Ermenilerin tutuklandığı 24 Nisan tarihinin dünyaca bilindiğini, bu yüzden Ermenilerin bugünü sözde soykırım günü ilan ederek dünyayı kandırmaya çalıştığını anlatan Göksel Gülbey, şöyle konuştu:

“24 Nisan Ermenilerin büyük yalanıdır. Ermeniler, 24 Nisan’da ne sürgün oldular ne de katliama uğradılar. Bu tarihte bir tanesinin burnu dahi kanamadı. 24 Nisan’da Osmanlı Devleti’nin aldığı kararla Hınçnak ve Taşnak Partisi’nin faşist düşünceli üyeleri ve Osmanlı toprakları içerisinde isyanları tetikleyen Ermeni çetelerinin bu isyanlarına güç veren ve siyasi ayağını oluşturan Hınçnak ve Taşnak Partisi’nin siyasi yöneticilerinin tutuklanma günüdür. 24 Nisan’da ne sürgün olmuştur ne de bir tane Ermeni’nin burnu kanamıştır.”

– “Osmanlı 24 Nisan kararıyla Ermenileri ve Müslümanları rahatlattı”

Gülbey, 24 Nisan tarihinde “Osmanlı’nın aleyhine faaliyette bulunmak” suçundan tutuklanan 2 bin 345 kişinin tüm uyarılara rağmen eylemlerine devam ettiğine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hınçnak ve Taşnak Partisi, aslında Ermenilerin dahi başına bela olan faşizan düşünceye sahip insanların oluşturduğu bir oluşumdu. Bu oluşum aynı zamanda aslında Ermenileri de katletti. ‘Kendilerine uymayan komşunu öldür, yaşadığın şehirdeki Müslümanları neden öldürmüyorsun, neden bizimle olmuyorsun’ diyerek, orada yaşayan Ermenilere baskı kurarak, orada yaşayan Ermenileri de katletti. Bu düşünce bölgede yaşayan Ermeni’nin de Müslümanın da başına bela olmuştu. Bu düşüncenin oluşumu Rusya’nın, Almanya, Fransa ve İngiltere gibi Batı’lı ülkelerin bu tür akımları tetikleyerek, Osmanlı’nın üzerindeki hesaplarını yürütmeleriydi. Hedefleri Osmanlıyı parçalamak, bu parçalanma sonucu kendilerine toprak edinmek, aciz duruma düşen Osmanlı Devleti’nden pay ummaktı. Bu hedeflerini yerine getirebilmeleri için tek bir çareleri vardı ve o da ellerinde büyük Ermenistan hayaline inanan ve bu işi silahlı bir örgüte döken Ermeni çeteleriydi. Osmanlı bunları defalarca uyardı, dini liderlerine gidildi ama maalesef bu faşizan örgüt olaylara devam etti, isyanlarını sona erdirmedi. Sonunda da Osmanlı mecburen bu iki partinin faşist üyelerini, önde olan üyelerini toparlayarak, tutukladı. Osmanlı bunları tutuklayarak aslında bu bölgede yaşayan Ermenileri ve Müslümanları rahatlatmıştır.”

Ermenilerin tarih boyunca genellikle önemli tarihleri kullanarak kamuoyunu aldatmayı hedeflediğini aktaran Göksel Gülbey, “Ermeniler hiçbir zaman katliam veya ölümle tehdit edilmediler. Bu, bir yalandır.” ifadelerini kullandı.

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?