2021 Yılı Bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda

TBMM (AA) – Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, "2021 yılı bütçesini vatandaş odaklı bir icraat bütçesi olarak hazırladık. Bütçede temel önceliğimiz, toplanan gelirlerin vatandaşlarımıza hizmeti esas alan bir anlayışla kullanılmasıdır." dedi.

Oktay, 2021 Yılı Bütçe Kanunu Teklifi ve 2019 Yılı Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin geneli ile Sayıştay raporları üzerinde, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonundaki görüşmeler sırasında milletvekillerinin soruları ve eleştirilerini yanıtladı.

Oktay, bütçe usülünde değişiklik yapılmasının hemen ardından bütçenin 1 günde nasıl hazırlandığına yönelik soruya karşılık, bütçe çalışmalarının çok öncesinden başladığını belirterek, "Meclisin söz konusu yasa üzerine çalıştığı bilgimiz olduğu için de bütçe çalışmalarımız yine çok önceden başladığı için her ihtimale karşı biz alternatifli olarak hazırladık." diye konuştu.

Kamu maliyesi alanında yıllardır sergiledikleri ihtiyatlı duruş ve mali disiplinin Türkiye ekonomisi için en önemli kazanımlardan olduğunu vurgulayan Oktay, Türkiye'nin dış şoklara karşı daha dirençli hale geldiğini kaydetti.

Oktay, 2011-2018 döneminde bütçe açığının milli gelire oranını istikrarlı biçimde yüzde 2'nin altında tutarak mali disiplin açısından ne kadar kararlı olduklarını gösterdiklerini dile getirerek, son dönemde küresel piyasalardaki ekonomik ve siyasi belirsizliklerle jeopolitik gelişmelerin ekonomik aktiviteler üzerinde ciddi baskı oluşturduğunu aktardı. Oktay, şunları söyledi:

"Ülkemizde uzun yıllardır kararlılıkla riayet edilen mali disiplin ve elde edilen kazanımlar sayesinde maliye politikası etkin bir araç olarak kullanılmış, ekonomide görülecek ciddi zararların önüne geçilmiştir. Ülkemiz Kovid-19 salgını kaynaklı belirsizlik ortamına Maastricht kriterlerine uygun bir bütçe açığı seviyesiyle girmiştir. Ancak 2020 yılı mart ayı sonrasında salgının etkilerine karşı verilen mücadelede gelir ve gider yönlü maliye politikası adımları atılmasını gerekli kılmıştır. Diğer yandan son yıllarda özel sektör yatırımlarının düşük seyri karşısında kamu yatırımlarını içeren sermaye giderleri kalemi bütçe giderlerindeki artışta önemli rol oynamıştır. Bununla birlikte Kovid-19 salgınıyla mücadelede alınan ekonomik tedbirler ilave finansman ihtiyacı doğurmuştur."

Oktay, 2020 yılındaki borçlanma limitinin arttırımı hakkındaki eleştiriye ilişkin şöyle konuştu:

"Söz konusu limit artışı, Kovid-19 salgınının sosyal ve ekonomik etkilerinin azaltılması, 2021-2023 yeni ekonomi programında yer alan 2020 yılında yatırım, istihdam ve büyümeyi desteklemek için geçici olarak alınan ekonomik tedbirleri de içeren bütçe büyüklükleri ve bütçe dengesi çerçevesinde oluşan ilave finansman ihtiyacının karşılanması ve ileride yine salgın sebebiyle yaşanabilecek muhtelif risklerin bertaraf edilebilmesi için hazine nakit rezerv düzeyinin yüksek tutulması amacıyla yapılmıştır."

– "Borçluluğun artması Türkiye'ye has değil"

Bütçe açıkları borçluluğun artmasının Türkiye'ye has bir durum olmadığını belirten Oktay, salgın kaynaklı son gelişmeler çerçevesinde, dünya genelinde tüm ülkelerde bütçe açıkları ve borçluluğun arttığını söyledi.

Oktay, Uluslararası Para Fonu tahminlerine göre avro bölgesinde milli gelire oran cinsinden bütçe açığı ve kamu borcunun 2020 yılında bir önceki yıla göre 9,7 ve 17,5 puan artmasının öngörüldüğünü ifade ederek, "Aynı dönemde Türkiye'nin bütçe açığı ve kamu borcu oranlarındaki artışın ise avro bölgesine kıyasla sırasıyla 2 ve 8,6 puan gibi son derece sınırlı bir seviyede olması beklenmektedir." dedi.

"Türkiye bütçe açığını çok fazla artırmadan ekonomiyi desteklemeyi başarmıştır." değerlendirmesinde bulunan Oktay, Sosyal Koruma Kalkanı kapsamında destekler ve yardımlar toplamının 39 milyar liraya ulaştığını bildirdi.

Oktay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sosyal yardım alan 6,3 milyon haneye 6,3 milyar TL ödeme yapılmıştır. İşsizlik Sigortası Fonu da istihdam piyasası tarafından kamu maliyesine yönelebilecek yüklerin hafifletilmesini sağlamıştır. Türkiye diğer ülkelerden farklı olarak düşük hane halkı borçluluğu ve güçlü bankacılık sektörü sayesinde kredi kanallarını da etkin kullanabilmiştir. Türkiye'de hane halkı borçluluğu yüzde 16 ile gelişmekte olan ülke ortalaması yüzde 42'nin oldukça altındadır. Bu avantaj sayesinde vatandaşlarımıza 47,5 milyar TL düşük faizli kredi imkanı sağlanabilmiştir. Maliye politikası, ekonomide toparlanmanın sağlanmasının ardından yeniden eski patikasına geri dönecek, böylece bütçe açığı oranı 2021 yılından itibaren azalarak 2023 yılında yüzde 3,5 seviyesine gerileyecektir. Ayrıca, 2021-2023 döneminde kamu borç stokunun yatay seyretmesi sağlanacaktır."

Bazı milletvekillerinin "vatandaşa yönelik hiçbir şey yok" yönünde haksız eleştiriler yönelttiklerini belirten Oktay, "AK Parti Hükümetlerinin 19. bütçesi olan 2021 yılı bütçesini vatandaş odaklı bir icraat bütçesi olarak hazırladık. Her zaman olduğu gibi." dedi.

Bütçede temel önceliklerinin, toplanan gelirlerin vatandaşa hizmeti esas alan bir anlayışla kullanılması olduğuna değinen Oktay, "Bu yaklaşımla, 2002 yılında 1,6 milyar lira olarak gerçekleşen sosyal nitelikli harcamaların büyüklüğünü 2021 yılında 81,2 milyar TL'ye çıkardık. 2021 yılında bu amaçla ayrılan kaynağı bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 17 oranında artırdık. 2021 yılı bütçesi sosyal içermeyi artırmanın, yoksulluğu azaltmanın bütçesidir." ifadelerini kullandı.

Oktay, ödeme gücü olmayanların prim giderleri için 16 milyar, sosyal ve ekonomik destek ödemeleri için 2,1 milyar, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonuna gelirden ayrılan pay için 10,9 milyar, kömür yardımı için 1,5 milyar lira kaynak ayrıldığını kaydetti.

"2021 yılı bütçesi dezavantajlı tüm kesimlere destek olma bütçesidir." diyen Oktay, bütçenin herkese eşit ve kaliteli eğitim imkanının sunulması anlayışının hakim olduğu bir bütçe olduğunu da belirtti.

Oktay, 2021'de çiftçiler için 42,4 milyar lira ayırdıklarını da belirterek, bu kapsamda tarımsal destek programları için 22 milyar, tarım sektörü yatırım ödenekleri için 12,1 milyar, tarımsal kredi sübvansiyonu, müdahale alımları, tarımsal kitlerin finansmanı ve ihracat destekleri için 8,3 milyar lira kaynak ayrıldığını ifade etti.

– Reel kesim destekleri için 50,6 milyar lira

Reel sektör desteklerine 2021 yılında da devam ederek özel sektörle birlikte büyüme stratejisini sürdüreceklerini anlatan Oktay, reel kesim destekleri için bütçeden 50,6 milyar lira kaynak ayırdıklarını dile getirdi.

Oktay, bütçeden İstihdam Programına ise 35,5 milyar lira doğrudan kaynak ayırdıklarına dikkat çekerek, "Bu çerçevede üretim ve istihdamın desteklenmesi amacıyla Sosyal Güvenlik Kurumuna ödenmesi gereken 27,7 milyar lira tutarındaki işveren primini bütçemizden karşılıyoruz." diye konuştu.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızca yatırımı ve istihdamı artırmaya yönelik 2 milyar lira teşvik vereceklerini bildiren Oktay, Kredi Garanti Fonu aracılığıyla yatırımcıları desteklemeye yönelik 2021 yılı bütçesinde 5,5 milyar lira kaynak ayırıldığını dile getirdi.

Artan yatırım bütçesiyle üretim, istihdam ve ülke refahını artırıcı projelere öncelik verdiklerini vurgulayan Oktay, "2021 yılı bütçesi 18 yıldır olduğu gibi, 19. yılda da milletimize hizmeti şiar edinen kimseyi geride bırakmama anlayışının vücut bulduğu bir bütçedir." dedi.

Genel makroekonomik görünüme ilişkin olarak bütün sınamalar karşısında ekonominin direncinin artarak devam ettiğini belirten Oktay, olumsuzluklara rağmen ekonominin sağlam temeller üzerinde büyütülmeye devam edildiğini kaydetti.

(Sürecek)

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?