TBMM (AA) – AK Parti Uşak Milletvekili İsmail Güneş, “HDP, çözüm süreci ve sonrası hendek olaylarında halkın, demokrasinin, Türkiye'nin yanında dursaydı, birtakım çevrelerin yanında durmasaydı, bugün çözüm sürecinin hedefine ulaşmış olacaktı. Hem de HDP, Türkiye partisi olacaktı. ” dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Milli Savunma Bakanlığı'nın 2019 yılı bütçesi üzerinde görüşmeler sürüyor.
Güneş, bütçe üzerinde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Suriye'den uzak durması halinde burada İran, Rusya, ABD'nin hakim olacağını belirtti.
Türkiye'nin tüm riskleri göze alarak Fırat, Zeytindalı operasyonlarını başarıyla tamamladığına işaret eden Güneş, “Zeytindalı operasyonundaki haklılığımızı milletimiz o kadar özümsedi ki her Türk evladına sorsanız, 'Orada savaşmak isterim' dedi. Türk ordusu gittiği yerlere barış, özgürlük getiriyor aynı zamanda sosyal hizmetler sunuyor. Güvenlikçi politikalar uyguladığımız algısı yaratıldı. AK Parti hükümetleri ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın insanlığa, insanlara bakışı bellidir. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın düsturuyla tüm insanlara eşit mesafede, hakları vermede, gerekeni yapmıştır. ” diye konuştu.
Çok büyük siyasi riskler barındırmasına rağmen ülkede çözüm sürecinin yürürlüğe konulduğunu belirten Güneş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bugün çözüm sürecinin başarısız olmasındaki neden hükümetimiz değil üzerine vazife düşen birtakım partilerin gereğini yerine getirmemesidir. Hükümetlerimiz döneminde Kürtçe isimlerin verilmesi, Kürtçede özel eğitim verilmesi, televizyon kurulması gibi hakların, bu hükümetler döneminde verildiğini unutmamak lazım. Çözüm süreci ve sonrası hendek olaylarında HDP, eğer halkın, demokrasinin, Türkiye'nin yanında dursaydı ve birtakım çevrelerin yanında durmasaydı bugün hem çözüm süreci hedefine ulaşmış olacaktı hem de HDP, Türkiye partisi olacaktı. 'Genel Başkanımız niye hapiste?' Siz 6-7 Ekim olaylarında 50 kişi canını kaybederken, şehit olurken bunun hesabını kim verecek diye hiç sormadınız, o insanlara başınız sağ olsun demediniz. 'Cumhurbaşkanı bizi niye cumhuriyet resepsiyonuna davet etmedi' dediniz. Cumhurbaşkanı size gerekli değeri fazlasıyla verdi, Türkiye partisi olun dedi siz değerlendiremediniz. ”
– “En güçlü ordularından biri olmalı ”
CHP İstanbul Milletvekili Emine Gülizar Emecan, bedelli askerliğin bir çözüm olmadığını, kalıcı bir çözüm getirilmesi gerektiğini bildirdi.
İki askerin 21. yüzyılda donarak ölmesinin kendisi de dahil herkesin vicdanını yaraladığını anlatan Emecan, bu konuda kamuoyuna yapılan açıklamaların yetersiz olduğunu savundu. Emecan, bir risk analizi eksikliği bulunduğunu öne sürerek, bir askeri kurumun çıkartma sırasında bölgeyle ilgili riskleri analiz ederek önlemler alması gerektiğini kaydetti.
Emecan, “TSK'ya bizlerin ve toplumun güveninin yaralanmaması için bu konu, doğa koşulları gibi bahaneler ileri sürülmeden kamuoyuyla daha açık paylaşılmalıdır. ” dedi.
MHP İstanbul Milletvekili İsmail Faruk Aksu, terör örgütünün Fırat'ın doğusundan da söküp atılması gerektiğini, devletin bunu başarmaya gücünün olduğunu ifade etti.
Aksu, terörle mücadeleyi, milli bir görev ve sorumluluk olarak gördüklerini vurgulayarak, TSK'nın, dünyanın en caydırıcı ordularından, görevini çağın şartlarına uygun, başarılı şekilde yerine getirmesi, silah, teçhizat, ileri teknoloji kullanma bakımında dünyanın en güçlü ordularından biri olmasının sağlanması gerektiğini anlattı.
CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı da iki askerin donarak öldüğünü, askerin görev yaptığı süre içinde hangi koşullarda sevk ve idare olacağını sağlayamayanların bunun idari; iktidarın ise siyasi sorumlusu olduğunu öne sürdü.
Arı, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra askeri liselerin, harp okullarının askeri hastanelerin kapatılarak, OHAL kararnameleriyle TSK'nın dizayn edilmeye çalışıldığını, ordunun kurumsal yapısının dağıtıldığını, emir komuta zincirinde sıkıntılar meydana geldiğini savundu.
CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, iki askerin donarak şehit olmasının herkesi derinden yaraladığını, milleti tatmin edecek, bir açıklamanın yapılması gerektiğini bildirdi.
MHP Kayseri Milletvekili Mustafa Baki Ersoy, bakanlık bütçesini, milli silah üretimindeki başarıyı yükseltecek şekilde belirlemek gerektiğini vurgulayarak, milli savunmanın yerli silahlarla yapılması ve bu konuda yabancı ülkelere muhtaç kalınmamasının bir onur olduğunu belirtti.
Ersoy, bir daha “çözüm süreci ” denilen sürecin yaşanmasına da izin vermeyeceklerini kaydetti.
CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi de “Ordu siyasetin emrinde olmalı ancak siyasetin oyuncağı olmamalıdır. YAŞ'a, uzaktan yakından ilgisi olmayan isimlerin dahil edilmesi Şura'nın amacına uygun değildir. Kumpas davalarından yargılananlara iade-i itibar verilmelidir. ” dedi.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, askeri birliklerdeki gıda zehirlenmelerinin dikkat çekici olduğuna değinerek, “Bu kadar denetimin olmasına, marka ürünlerin alınmasına rağmen zehirlenmeler yaşanıyor, bu konuda zaaf mı var? ” diye sordu.
AK Parti Ağrı Milletvekili Ekrem Çelebi, Anadolu'da, “yari güzel olanın başı dertten kurtulmaz. ” ifadesini kullanarak, Türkiye'nin jeopolitik ve jeostratejik açıdan önemine işaret etti. Çelebi, Türkiye'nin üç yanının denizlerle çevrili olduğunu, herkesin gözünün de Türkiye'de bulunduğunu anlattı.
HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, güvenlik-özgürlük dengesinde bütün dünyada kantarın topuzunun güvenliğe doğru kaydığını belirterek, “antimilitarizm ve savaş karşıtlığının zorlaştığı günlerden geçtiklerini ” savundu.
