2019 Yılı Bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda

TBMM (AA) – Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, şu ana kadar Türkiye'den Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatları bölgelerine 260 binden fazla Suriyelinin döndüğünü bildirdi.

TBMM Plan Bütçe Komisyonunda, Dışişleri Bakanlığının 2019 bütçesine ilişkin sunum yapan Çavuşoğlu, bakanlığının, terör örgütü PKK'nın yurt dışındaki tüm faaliyetleriyle mücadelede ilgili kurumlarla eş güdüm içerisinde yoğun çaba sarfettiğini söyledi.

ABD'nin, terör örgütünün üç elebaşı için para ödülü koymasının olumlu, ancak geç ve yetersiz bir adım olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, bunun neticesini sahada da görmek istediklerini belirtti.

Çavuşoğlu, “Muhataplarımıza PKK ile mücadelede samimi, somut ve tutarlı iş birliği beklediğimizi her vesileyle vurgulamaya devam ediyoruz. Son bir yılda Almanya, İngiltere, Fransa'da PKK ile ilgili tedbirler alındığını görüyoruz. Suriye ve Irak'ta DEAŞ terör örgütüne karşı kayda değer ilerleme kaydedildi. Ancak bu örgüt, değişen şartlara göre kendini uyarlıyor. Sahada DEAŞ ile mücadele önemli ama DEAŞ'ın ideolojisiyle mücadele daha önemli. ” diye konuştu.

DEAŞ'ın faaliyetlerinin barış dini İslam'la bir ilgisi olmadığının dünyaya iyi anlatılmasının öncelikleri arasında yer aldığını vurgulayan Çavuşoğlu, Türkiye'nin DEAŞ ile mücadelesinin uluslararası platformda da takdir toplandığını söyledi.

Kriz yönetiminin de dış politikalarının öncelikleri arasında yer aldığını anlatan Çavuşoğlu, “Suriye'de akan kanın durdurulması ve buradan bize yönelik tehdidin bertaraf edilmesi önceliğimizdir. Sahada sükunetin korunup, siyasi çözüm sürecinin ilerletilmesine yönelik katkılarımız devam ediyor. Sınırımıza mücavir alanda çatışma ortamının sona erdirilmesi için çaba sarfediyoruz. ” dedi.

Çavuşoğlu, Soçi'de Rusya'yla imzalanan muhtırayla İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'nin mevcut halinin muhafaza edilmesi için önemli bir adım attıklarını ifade ederek, “Milyonlarca Suriyeliyi yeni bir insani felaketten koruduk. Milyonlarca insanın evini terk etmesinin önüne geçtik. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın bu konuda gösterdiği liderlik bütün dünya tarafından takdirle takip edilirken ülkemizin küresel vicdan merkezi konumunu da teyit etmiştir. ” değerlendirmesinde bulundu.

– “Suriye'de siyasi sürecin canlandırılmasını hedefliyoruz ”

Çavuşoğlu, Suriye'de siyasi sürecin yeniden canlandırılmasını hedeflediklerine değinerek, “Sürecin ilk aşamasını oluşturacak Anayasa Komitesinin tesisi ve çalışmalarına başlaması için gayret gösteriyoruz. Dörtlü zirvede, komite yıl sonuna kadar ilk toplantısını yapabilir mi, onun derdindeyiz. ” ifadesini kullandı.

Terör örgütü PKK'nın uzantısı PYD/YPG'nin ve DEAŞ'ın Suriye'deki varlığına son vermek için girişimlerine kararlılıkla devam ettiklerini dile getiren Çavuşoğlu, bu bölgelere insanların gönüllü olarak dönmesi için destek verdiklerini söyledi.

“Şu ana kadar ülkemizden Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatı bölgelerine 260 binden fazla mülteci dönmüştür. ” bilgisini veren Çavuşoğlu, uluslararası topluma bu konuda hassas olmaları çağrısında bulundu.

Münbiç Yol Haritası kapsamında ise ABD'yle 1 Kasım 2018'den bu yana müşterek devriyeler icra ettiklerini anımsatan Çavuşoğlu, “Bu yol haritasının nihai hedefi PYD/YPG terör örgütünün Münbiç'ten tamamen çıkarılması ve bölgenin kontrolünün gerçek sahiplerine iade edilmesidir, bunun takipçisi olmaya devam edeceğiz. ” dedi.

– “Irak'ta kapsayıcı siyasal sistem temenni ediyoruz ”

Çavuşoğlu, Irak'la ikili ilişkilerin geliştirilmesine özel önem verdiklerini de belirterek, şöyle devam etti:

“Yeni göreve başlayan hükümetle iş birliğimizi geliştirmek istiyoruz. Bu çerçevede, Sayın Cumhurbaşkanımızın özel temsilcisi olarak Irak'ı ziyaretimde tüm önde gelen siyasi şahsiyetlerle görüştüm. Irak'ta yeni hükümetle birlikte halkın tüm kesimlerini kucaklayan kapsayıcı bir siyasal sistemin ortaya çıkmasını temenni ediyoruz. Kendisiyle ve komşularıyla barışık bir Irak'ın bölgesel barış ve istikrar bakımından büyük önem taşıdığına inanıyoruz. Güvenlik tekrar geri gelmeye başlayınca Musul ve Basra başkonsolosluklarımızı da tekrar açmak için resmi çalışmaları başlattık. PKK ve FETÖ terör örgütlerinin Irak'taki varlığına son verilmesi konusunda gerek Irak Merkezi Yönetimi'ne gerekse Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne destek vermeye devam edeceğiz. ”

Çavuşoğlu, Türkmenlerin güven ve huzur içinde yaşamaları ve hayatın her alanında adil temsillerinin sağlanmasının temel öncelikleri arasında yer aldığını vurgulayarak, “Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'yle de Irak'ın toprak bütünlüğü ve siyasi birliğine saygı ilkesi temelinde ilişkilerimizi geliştirmek arzusundayız. ” diye konuştu.

İsrail'in işgal ve hukuk tanımazlığının devam ettiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, ABD'nin İsrail'deki büyükelçiliğini tek taraflı Kudüs'e taşıma kararının barışa darbe indirdiğini söyledi. Çavuşoğlu, “Bu durum karşısında sessiz kalamazdık ve kalmadık. Uluslararası toplumu hemen harekete geçirdik. İstanbul'da İslam İşbirliği Teşkilatı Olağanüstü Zirvesi tertipledik. BM Genel Kurulunda Filistinli sivillerin korunması konulu kararın kabulünde etkin rol oynadık. Filistin’e desteğimizi sürdüreceğiz. ” dedi.

ABD'yle ilişkiler, NATO üyeliği ve AB üyelik sürecinin dış politikada temel ve stratejik öncelikler arasında olduğunu belirten Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:

“ABD'yle hepimizin bildiği bazı zorluk ve sorunlar yaşadık. PYD/YPG'ye destek, FETÖ davası başta olmak üzere önemli konuları ABD'yle yapıcı bir çerçevede görüşmeye gayret ettik. ABD (eski) Dışişleri Bakanı Tillerson'la kurduğumuz çalışma grupları, hukuki meseleler ve Münbiç'le ilgiliydi. Münbiç Yol Haritası'nda anlaştık. FETÖ'yle ilgili taleplerimizin ısrarla takipçisi olduk. Yakın dönemde ilişkilerimizde yaşadığımız gerilimli süreçlerde tehdit dili ve yaptırımlarla bir sonuç alamayacaklarını ABD kendisi de görmüş oldu. ”

Çavuşoğlu, rahip Andrew Brunson davası ve bakanlara uygulanan yaptırımlar konusunu geride bıraktıklarını belirterek, “ABD'deki FETÖ varlığı ve faaliyetleri ile ABD'nin PYD/YPG'ye verdiği desteği sürdürmesi ilişkilerimizi gölgeleyen temel unsurlar olmaya devam etmektedir. ” dedi.

Münbiç Yol Haritası konusunda varılan mutabakatı ve bazı FETÖ iltisaklı kuruluşlarla ilgili olarak ABD makamlarınca başlatılan soruşturmaları olumlu gelişmeler olarak değerlendirmekle birlikte yeterli görmediklerini ifade eden Çavuşoğlu, bu konuda yapıcı bir etki göstereceklerinin altını çizdi.

Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin NATO'nun önemli bir üyesi olduğunu hatırlatarak, bu yapıda oynadığı kilit rol çerçevesinde NATO'ya katkılarını sürdüreceklerini bildirdi.

– AB ile ilişkiler

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyeliğinin her türlü siyasi engele rağmen en önemli stratejik hedeflerden biri olduğunu vurgulayarak, “Bizim için AB süreci herhangi bir dış politika meselesi değildir. Önümüzdeki siyasi, ekonomik ve sosyal dönüşümü destekleyen, daha müreffeh Türkiye hedefimizin ayrılmaz bir parçasıdır. ” diye konuştu.

AB Bakanlığının Dışişleri Bakanlığına bağlı bir başkanlık olarak yapılandırıldığını hatırlatan Çavuşoğlu, AB Başkanlığının özerk yapısının korunmasının, Türkiye'nin AB sürecindeki kararlılığının önemli bir göstergesi olduğunu kaydetti.

Gelecek dönemde de reformlara devam edileceğini belirten Çavuşoğlu, vize serbestisi için kalan 6 kriter için de çalışmaların yeniden başladığını, yargı ve temel haklar ile adalet, özgürlük ve güvenlik alanlarına odaklanacaklarını vurguladı.

Çoğu Avrupa ülkesiyle Türkiye'nin ilişkilerinin son derece olumlu olduğuna değinen Çavuşoğlu, Gümrük Birliğinin güncellemesinin de Türkiye'nin önceliği olduğuna dikkati çekti.

– “Kıbrıs Türk halkının hakkını yedirmeyeceğiz ”

Çavuşoğlu, Yunanistan'daki FETÖ iltisaklı şahıslar ve Batı Trakya Türk Azınlığının sorunlarını da her vesileyle dile getirdiklerini belirtti.

Türk tarafının tüm yapıcı yaklaşımına rağmen Rum tarafının yönetimi, ekonomiyi ve gücü paylaşmak istememesi nedeniyle Kıbrıs'ta kapsamlı çözüm müzakerelerinden sonuç alınamadığını dile getiren Çavuşoğlu, şöyle konuştu:

“KKTC'nin yurt dışındaki temaslarının arttırılması, daha fazla ofisin açılması için, diğer taraftan KKTC pasaportunun daha fazla ülkede geçerli olması için kardeşlerimizle beraber çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Diğer taraftan biliyorsunuz Doğu Akdeniz'de en uzun kıyı şeridine sahip olan ülkeyiz. Ülkemizin Kıbrıs Adası'nın batısında ve kuzeyindeki deniz alanlarındaki meşru hak ve çıkarlarını korumak için gerekli tedbirleri aldık. Bu konuda kimsenin bir macera içerisine girmesini istemeyiz. Bu tür gelişmelerde karşılığını verdiğimizi görüyorsunuz. Ada etrafındaki hidrokarbon zenginlikleri üzerinde Kıbrıs Türk halkının da hakkı vardır. Kıbrıs Türk halkının hakkını yedirmeyeceğimizi herkese çok net bir şekilde söylüyoruz. ”

– “Rusya ile güçlü bir siyasi irade ve diyaloğumuz var ”

Rusya ile ilişkilerin olumlu bir zeminde gelişmeye devam ettiğini aktaran Çavuşoğlu, “Güçlü bir siyasi irade ve liderlerimiz arasında yakın bir diyalog var. En sorunlu zamanda bile bir çıkış yolu buluyoruz. ” dedi.

Türkiye ve Rusya'nın Suriye'den Kırım'a, Kafkasya'dan Balkanlar'a pek çok konuda fikir alışverişinde bulunduğunu anlatan Çavuşoğlu, iki ülkenin anlaşamadığı konularda diyalogla ortak payda bulmaya çalışıp iş birliğine yöneldiğini vurguladı.

Türkiye'nin Ukrayna ile ilişkilerini stratejik ortaklık temelinde geliştirdiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, “Kırım'ın yasa dışı ilhakını tanımıyoruz. Temel önceliğimiz ise Kırım Tatarlarının durumudur. ” diye konuştu.

Moldova ile ilişkilerin de stratejik ortaklık seviyesine çıkarıldığını anımsatan Çavuşoğlu, Gagauz Yeri'ndeki soydaşların esenliği için çalıştıklarını ifade etti.

Bakan Çavuşoğlu, Balkanlar'daki barış ve istikrar ortamının korunmasına büyük önem verildiğini dile getirerek, bölge ülkeleriyle ikili ilişkilerin karşılıklı yarar temelinde geliştirildiğini kaydetti.

– “ABD yaptırımlarını doğru bulmuyoruz ”

İran ile iş birliğinin, iyi komşuluk ilişkileri ve halkların ortak menfaatleri temelinde geliştirildiğini belirten Çavuşoğlu, “Ticaret, turizm, ulaştırma ve enerji ilişkilerimizin güçlenmesi gerekiyor, güçleniyor. Terörizmle mücadele dahil bazı konularda da gerek ikili gerekse Türkiye-Azerbaycan-İran üçlü mekanizmalarımız var, bu çalışmalarımızı sürdüreceğiz. ” dedi.

İki ülkenin bölgesel konularda da istişare halinde olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, Rusya'nın da katılımıyla Astana Süreci'nin devam ettirileceğini söyledi.

Çavuşoğlu, “ABD yaptırımlarını doğru bulmuyoruz. Yaptırımlara karşıyız. Yaptırımların gerek İran halkı gerekse ikili ticari ve ekonomik ilişkilerin üzerindeki muhtemel olumsuz etkisini en aza indirmek için ABD başta olmak üzere AB ve tüm taraflarla, hatta Asya'daki ülkelerle de yakın iş birliği içindeyiz. ” dedi.

(Sürecek)

ALATURKA AİLESİ ÜYELERİ NE DİYOR?